24 Ekim 2010 Pazar

Reebok EasyTone Reklamındakiler Gibi Popom Olsa, Gidip Onu mu Alırım?

Yaa, Allahaşkına nedir bu reklamların durumu? Sadece erkeklerin beklentilerini gitgide yükseltmekten başka bir işe yaramıyorlar bence; baştan belirteyim! Biliyorum son bir iki yazımda kafayı popolara takmış gibi gözüküyorum ama, elimde değil; kusura bakmayın. Her tarafımız bu şekilde yapılan reklam bombardımanlarıyla dolu! 36 beden bile büyük gelecek neredeyse! Biz neden her şeyin en iyisini yapıp en ince, en güzel, en akıllı, en kültürlü, en ayakları sağlam basan, en seksi, en beğenilen, en iyi giyinen, en en en olmaya çalışırken erkekler bunların hepsini bizden bekleyip kendilerinin tek yaptığı yaşlarıyla birlikte göbeklerini de büyütmek oluyor anlamıyorum. Tabii biz de bunun böyle olmasına çanak tutuyoruz. Yani onlar göbekli olabiliyor, hatta bu göbekleri gitgide büyütme hakkına da sahip oluyorlar ama biz, günden güne zayıflamak, doğursak bile onbeş günde tüm kilolarımızı verip dal gibi olmak zorunda kalıyoruz. Bu nedir yaw? Bu reklam sektöründe çalışanları da vurucam zaten !! 15-16 yaşında en çıtırından, en taş hatunları çıkarıyorlar reklamlara, beklentileri oralara çekiyorlar! Daha suratında sivilce çıkacak yaşa gelmemiş hatunlar yaşlılık kremlerinin etkilerini gösteren reklamlara çıkıyorlar! Yaw, o reklamda oynattığınız körpecik yavrunun annesi bile henüz yaşlılık kremi kullanacak yaşa gelmemiştir ki ! Kimi kandırıyorsunuz siz? Neymiş efendim, bu kremi kullanınca gençleşecekmişiz; yok yaa! Ancak estetik ameliyatla giderebilirsin sen benim suratımdaki kırışıklıkları!

Hele şu son zamanlarda televizyonlarda dönmeye başlayan Reebok’ın son reklamı; popo ve bacak kaslarını çalıştıran ve zayıflatan şu mucize eseri spor ayakkabılara ne demeli !!!! Yaa, bir rahat verin insana Allahaşkınıza! O popolar ne ööle? Ben bile alamıyorum gözlerimi ekrandan. Zaplamak istiyorum; zaplayamıyorum. Reklam bitince, koşa koşa evdeki boy aynasına gidip totomu dönüp bakıyor, gerçekle yüzleşiyorum. Şimdi, ben, bu totoyla, bu ayakkabılardan giysem, bir mucize gerçekleşecek ve benim şu an aynadan gördüğüm toto iki parçaya ayrılarak (zira benim totonun maşallahı var; o reklamda oynayan hatunların ikisininkinin biraraya getirilmişi gibi bir boyutta) her biri o reklamda gördüğüm gibi bişii mi olacak? Bu mümkün mü yaw? En basitinden gitsem, yatsam bir estetik cerrah masasına ve desem ki, “Totom tez iki parçaya kesile!” daha kolay olmaz mı?? Olur valla!!

Reebok Türkiye yöneticilerine sesleniyorum buradan! Lütfen insanları kandırmayalım! G*tü büyük birilerinden seçip, onları birkaç ay boyunca bu reklamını yaptığınız spor ayakkabılarını giydirerek programa tâbi tutsanız ve nasıl bir ilerleme kaydettiklerini belgeleseniz hadi neyse! Hani “önce” ve “sonra” şeklinde... Ama siz düpedüz gidip g*tü zaten hiçbir şekilde düzgünleştirilmeye ihtiyacı olmayan hatunları reklama konu edip güya ayakkabı reklamı yapıyorsunuz. Bence sizin reklamını yaptığınız şey, kusura bakmayın ama açık açık oynayan hatunların totolarının reklamı yaw! Niyetinizin, “Siz de bu spor ayakkabılardan giyin, sizin de totonuz bööle taş gibi olsun!” demek olduğunu anlıyorum ama, izninizle bir külah yapayım da siz durumu ona anlatın! Pazarladığınız, belki de her reklam gibi fantazi. Umut satıyorsunuz insanlara... Zaten prezentabl gözükçez diye işyerlerimizde göbeğimiz çatlıyo... Bir de Pazar Pazar kucağımızda bir kase patlamış mısır, elimizde kola, yanda birkaç çeşit çerezle birlikte tv seyrederken bu reklamları görüverince suçluluk duygumuz tavan yapıyor yahu! Yapmayın; etmeyin!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder